Bu metnin;ne kadar da "kayan yazı" olduğunu düşündüren bir görüntüsü var deil mi?....ama hayatta hiçbişey göründüğü gibi değildir......aslında... dikkatli bakarsanız bunun "kaymayan bir yazı" olduğunu göreceğinizi biliyor muydunuz?..............................................lütfen dikkatle bakmaya devam edin.................................................. ve bunun aslında kaymayan bir yazı olduğunu görün....................................................evet,simdi hep birlikte bakışlarımızı, tam olarak bu noktaya davet edelim.............................................................şimdi yavaş yavaş kaymayan bir yazıymış gibi gelmeye başladı deil mi?.................................birazdan bunun gerçekten de kaymayan bir yazı olduğunu siz de göreceksiniz............................................................................kaymayan bir yazı...............................:)))))).........

Çarşamba, Mayıs 24, 2006

Dijital Sanat

Tamamen photoshop kullanarak sıfırdan yarattığım iki çalışma.

Şebnem Ferah - FluğPastıl
Şebnem Ferah - Gün Batarken

Cumartesi, Mayıs 13, 2006

Pilav Pişince...


Okuldan gelmişim karnım aç:

-Anne, yemek ne zaman olur?
-Pilav pişince...

Ya! nası bi cevap bu anlamıyorum ki...E peki Pilav ne zaman PİŞER!? Spesifik bişeyler söle yaa!...Saat diye bişey icat edilmiş... "pilav pişince"...nası bi sinir olduysam...baarmışım kadına...Doğal olarak şaşırdı tabi kadıncağız...


Bu arada yoğurt, pilav, bol tuz ve pul biber: bulamaç yapıyosun...mmMMmm...süper olur tavsiye ederim. Yanında da taze ekmek varsa offf...Anneme söliim de akşama pilav yapsın gene. ehehe...

Perşembe, Mayıs 11, 2006

Dil Çıkarmayı Bırakıp Küfretmeye Başladığım Gün ve Gıcık Abla Kişisi

İnsanlar küçükken birbirlerine kızarlarsa dil çıkarırlar dimi? Bu durum belli bi yaşıma kadar bu konuda gayet başarılı bulduğum ben kendimde de mevcuttu. Taaaa ki o lanetli güne kadar;

Ben ve çevremdeki diğer bütün çocukların en iyi kullandığı silah “dil”di o zamanlar. Büyüklere çıkarınca kızıyolardı belki ama, kız çocuklarına gösterirsen dilini, tartışmasız çok bozuluyolardı. Hatta bi tanesini bu yolla ağlattığımı biliyorum. Erkek çocuklar da o yaşlarda böle karşılıklı dil çıkarırlardı yumruk atmak yerine. Neyse, işte tam o çağlardayım ben de…bi gün bi ablam, adını hatırlayamasam da karşı cins olduğu aklımda yer etmiş bu büyüğüm, bana aynen şöyle dedi. “Bu dil çıkarmak ne demek biliyo musun? Pipimi görün pipimi… bakın benim pipim böyle, demek…” ve ben bu önermeyi duyunca çocukluğun verdiği saflığında da etkisiyle hemen inanmıştım ablaya. Hatta direk “bu güne kadar haybeye yaşamışız lan” moduna girmiştim. En iyi kullandığımız silah, saçma sapan, çok salak, hatta utanç verici bir anlama geliyomuş meğer. Şimdi bütün o karşılıklı dilleştiğim kız çocukları bunun anlamını biliyo muydu yani diye düşünmeye başlamış, utancımdan kızarmıştım resmen. Ve o lanetli gün, artık dil çıkarmak yerine, küfretmek çağına geldiğimi sezmeye başladığım anlar bütününü içeren gündü. Ne yazık!

Japoncacı

Japonca Hocam nası sevimli bir hocadır anlatamam size yaa.. Resimdeki o diil tabi de...

Çarşambaları gelse de “Japanese Basic 2” dersine girsem diye hevesle bekliyorum. Cem Yılmaz'ı izlerken daha az gülüyorum dersem yeridir. Kadın anime gibi...

Hele geçen sene birinci sınıftayken, daha ilk dersler, kadın şimdi örnek veriyo…Bütün örneklerde de Ali İhsan geçiyo.
Lan diyorum, Ali İhsan kim? Ahmet, Mehmet dese ya… Ne bu? Ali İhsan, Ali İhsan…Nerden öğrenmiş bu ismi? Sonradan, ilerleyen haftalarda anladım ki kadın meğer Ali-San (Ali Bey) diyomuş. :))))

http://84.44.114.44/show.asp?t=saeko+ohashi

Pazar, Mayıs 07, 2006

Photo Hunt


İki resim arasındaki 6 farkı bulun... :P